Ağrılar, bedensel bir zarar göründüğünde ya da zarar görme tehlikesi olduğunda ortaya çıkar. Bu tür ağrılar koruyucu işlevler üstlenirler. Ağrının algılanması ile beyne iletilen sinyaller kişinin bilinçli ya da bilinçsiz şekilde zarar veren etkenlerden uzak durmasını sağlar. Beyin ve sinir sisteminin zarar gören uzuvlarla ilgili hafızasında tutulan algılar, o uzuvlar vücut bütününden ayrıldığında da aktif hale geçebilir. Bu durumda amputasyon ile fiziksel olarak varlığı sona eren ancak zihinsel algıların bir parçası hâlâ var olan uzuv ile ilgili ağrı hissedilir.
Ruhsal olayların beyinde yarattığı değişimlerin yanı sıra kimyasal ve biyolojik değişimlere de ağrı çeşitleri klasifikasyonunda yer verilir. Tüm bu değişimlerin sonucu meydana gelen ağrı tiplerine örnek olarak hayalet ağrı verilebilir.
Amputasyon bölgesinde fiziksel bir zarar ya da rahatsızlık olmadığı hâlde ağrı hissedilmesine hayalet ağrı denir. Hayalet ağrının yanı sıra amputasyon bölgesinde kaşıntı, yanma, sızlama gibi şikâyetler de görülebilir.
Hayalet ağrı ve diğer ağrı tiplerinin amputasyonda sıklıkla görülen komplikasyonlar olmasının yanı sıra kişilerin hayatını ciddi şekilde etkileyebilecek ağrılar olması nedeniyle de önemlidirler.
Amputasyon sonrası ağrıların beyin ve sinir sistemi tarafından oluşturulan yanıltıcı algılar sonucu ortaya çıktığının bilinmesi amputasyonda ağrı yönetimi planlanmasında önemli bir adım atılmasını sağlar.
Amputasyon Sonrası Ağrılar
Ağrının sınıflandırılmasında süreklilik arz etmesi ve kişiyi ne kadar etkilediğine göre kategorize edilmesi yaygın bir yöntemdir. Bu sınıflandırmaya göre amputasyon sonrası ağrılar:
- Süreğen Ağrılar: Kan akımı bozulmuş, geç iyileşmiş yaralar, damar sertliği, sinir yaralanmaları, nöroma, kompleks bölgesel ağrı sendromu gibi sebeplerden kaynaklanabilir.
- Fonksiyonel Ağrılar: Amputasyonun vücutta yarattığı fonksiyonel değişikliklerden kaynaklanır.
- Psiko–Fonksiyonel Ağrılar: Amputasyon sonucu kişinin hayatında meydana gelen psikolojik travmalar, kaygı ve korkular gibi ruhsal olayların beyinde yarattığı değişimlerin yanı sıra kimyasal ve biyolojik değişimlere de ağrı çeşitleri klasifikasyonunda yer verilir.
Amputasyon bölgesinde fiziksel bir zarar ya da rahatsızlık olmadığı hâlde ağrı hissedilmesine hayalet ağrı denir. Hayalet ağrının yanı sıra amputasyon bölgesinde kaşıntı, yanma, sızlama gibi şikâyetler de görülebilir.
Nedenleri
Amputasyon sonrası meydana gelen ağrıların nedenleri şöyle sıralanabilir:
- Beden bütünlüğünde meydana gelen travmatik zarar,
- Yanlış teknikle amputasyon uygulanması,
- Amputasyon sonrası yumuşak doku ve kemiklerin iyileşmesinde sorunlar yaşanması,
- Sinir yaralanmaları,
- Damar sertliği ve kan akımında bozulma,
- Amputasyon dışında geçirilen kaza, hastalık ya da yaralanmalardan kaynaklanan prevantif deformiteler,
- Amputasyona bağlı gelişen psikolojik sorunlar.
Belirtileri
Amputasyonun hemen ardından ve sonrasında görülen ağrıların belirtileri şu şekilde sıralanabilir:
- Ampüte edilen uzvun eklem yerlerinde ve vücudun diğer bölgelerinde ağrı,
- Ampüte edilen uzvun bulunduğu yerde oluşan yara izlerinin sertleşmesi ve bu bölgedeki dokuların hassaslaşması,
- Ampüte edilen uzvun diğer uzuvlara göre daha fazla güçsüzlük hissedilmesi,
- Ampüte edilen uzvun diğer uzuvlara göre daha fazla kullanılması sonucunda ortaya çıkan ağrılar.
Risk Faktörleri
Amputasyon sonrası görülen ağrıların risk faktörleri şunlardır:
- Diyabet,
- Dolaşım sistemi hastalıkları,
- Sinek ısırması ya da başka bir sebepten kaynaklanan bacakta enfeksiyon,
- Yüksek kolesteroller,
- Tansiyon problemleri,
- Amputasyonun temiz olmaması,
- Kişinin yaşadığı travmaların üzerinden yeterince zaman geçmemesi.
Hayalet Ağrı Nedir?
Amputasyon sonrası görülen ve uzuvsuz hâlâ varlığı fiziksel olarak sonlandırılmış olsa bile beyin tarafından algılanan ağrılara hayalet ağrı denir. Bu tip ağrılarda beyin sağlıklı doku olarak algıladığı kemik ve yumuşak dokularda hasar meydana geldiği düşünülür ancak gerçekte öyle bir hasar yoktur.
Beynin sağlıklı olarak algıladığı doku ve nöronlarda meydana gelen hasar; fizyolojik, patolojik ya da psikolojik kökenli olabilir. Örneğin amputasyon bölgesinde fizyolojik ya da patolojik kökenli bir hasar olduğu düşünülürse bu bölgenin normal işlevini geri kazanması zorlaşır. Amputasyona bağlı ortaya çıkan psikolojik sorunlar ise kişide kaygı ve korku gibi ruhsal olayların beyinde yarattığı değişimlerin yanı sıra kimyasal ve biyolojik değişimleri de beraberinde getirebilir.
Belirtileri
Hayalet ağrının belirtileri şu şekildedir:
- Ampüte edilmiş uzvun bulunduğu yerde sancılı bir ağrı hissedilmesi,
- Ampüte edilen uzvun eklem yerlerinde ve vücudun diğer bölgelerinde ağrı,
- Ampüte edilen uzvun diğer uzuvlara göre daha fazla güçsüzlük hissedilmesi,
- Ampüte edilen uzvun diğer uzuvlara göre daha fazla kullanılması sonucunda ortaya çıkan ağrılar.
Ağrının şiddeti gün içerisinde değişiklik gösterir. Amputasyon bölgesinde oluşan yara izlerinin sertleşmesi ve bu bölgedeki dokuların hassaslaşması da hayalet ağrının belirtileri arasında yer alır.
Nedenleri
Hayalet ağrının etiyeloji (neden) katmanları şu şekildedir:
- Fizyolojik Nedenler: Amputasyon sonrası bölgedeki sinirlerin sağlıklı doku olarak algılanması sonucu beyin tarafından gönderilen sinyaller fizyolojik nedenler sonucu oluşan girdiyle birleşir. Bu durum amputasyon bölgesinde beyinin sağlıklı doku olarak algıladığı kemik ve yumuşak dokularda hasar meydana geldiği düşünülmesini sağlar.
- Patolojik Nedenler: Sinirlerin sağlıklı doku olarak algılanmasından kaynaklanan patolojik değişimlerdir. Örneğin sinirlerin çoğalması gibi.
- Psikolojik Nedenler: Amputasyon bölgesinde oluşan fizyolojik ve patolojik değişimlerin beyin tarafından yanlış yorumlanıp öyle algılanmasından kaynaklanır.
Ağrı Yönetimi Planlanmasında Alınacak Önlemler
Beynin hafızasında zarar gören uzuvlarla ilgili algıların saklanıyor olmasının amputasyonda ağrı yönetimi planlanmasında önemli bir adım atılmasını sağlar. Planın etkili olabilmesi için aşağıdaki unsurların içinde barındırması gerekir:
- Beyin ve sinir sisteminin zarar gören uzuvlarla ilgili algıların saklanmasına yönelik tedbirler alınması,
- Kişinin ruhsal durumu dikkate alınarak beyinde yaşanabilecek olumsuz değişikliklerin önlenmesi,
- Kişinin psikolojik testlere tabi tutulması ve sonucuna göre ilaç tedavisi planlanması,
- Kişiye masaj yapılması ve eklem hareketlerinin artırılması,
- Kişinin protez kullanmaya hazırlanması ve protezi erken dönemde kullanması için protez uyumu eğitimi verilmesi.
Klinik Bulguların Değerlendirilmesi Ve Tedavisi
Klinik bulguların değerlendirilmesi ve tedavisi aşağıdaki adımların içinde yer alır:
- Nözolojik Değerlendirme: Amputasyon sonrası meydana gelen her ağrı nöropatik ağrı değildir. Bunun anlaşılması için ağrının özelliklerinin detaylı bir şekilde değerlendirilmesi gerekir.
- İlaç Tedavisi: Amputasyon sonrası meydana gelen akut ve kronik ağrıların tedavisinde ilaçlar etkilidir. İlaç tedavisi aşağıdaki gibi çeşitli formlarda uygulanabilir:
I.V ilaç tedavisi: İntravenöz yolla ilaç verilmesi hızlı bir etki yaratır. Amputasyon sonrası hastanın acil olarak ilaç alması gereken durumlarda bu yöntem tercih edilir.
I.M ilaç tedavisi: Enjeksiyon iğnesi kas içine uygulanarak ilaç verilmesidir. İ.V ilaç tedavisine göre daha yavaş bir etki gösterir ancak oral yolla ilaç emilmesine göre daha hızlıdır.
Oral ilaç tedavisi: Ağız yoluyla ilaç alınması en yaygın ilaç tedavisi yöntemidir. İlaçların etki süresi kişiden kişiye farklılık gösterebilir.
- Karma İlaç Tedavisi: Ağrı tedavisinde tek bir ilaç yeterli olmayabilir. İlaç türlerinin farklı olması istenmeyen yan etkileri azaltmaya ve ilacın etkinliğini artırmaya yardımcı olur. Karma ilaç tedavisi planlanırken ilaçların etkileşimde bulunup bulunmayacağına dikkat edilmelidir.
- Ağrı Pompası Sistemi: Ağrı pompası sistemi küçük bir cihazdır. Amputasyon bölgesine yakın olan sinirlere sürekli olarak çok düşük dozda lokal anestezik ilaç enjekte ederek etki gösterir. Cihaz hastanın yatağının altında ya da yanına konularak kullanılır. Sürekli olarak ilaç enjekte etmesine rağmen cihaz hasta için herhangi bir tehlike oluşturmaz. Ağrı pompası sisteminin kullanılması hastanın iyileşme sürecine katkıda bulunur ve onu daha mutlu hissettirir.
Tıbbi Rehabilitasyon
Tıbbi rehabilitasyona aşağıdakiler dâhildir:
- Lokal tedavi yöntemleri: Amputasyon bölgesine fiziksel tedavi yöntemlerinin uygulanması, elektrostimülasyon, ultrasonik dalgalar ve sıcak soğuk kompreslerin kullanılması lokal tedavi yöntemlerine örnektir. Lokal tedavi yöntemleri kan akışını hızlandırmaya ve ödemeyi azaltmaya yardımcı olur. Ayrıca doku onarımını hızlandırır.
- Fiziksel Tedavi: Amputasyon bölgesine fiziksel tedavi yöntemlerinin uygulanması, elektrostimülasyon, ultrasonik dalgalar ve sıcak soğuk kompreslerin kullanılması fiziksel tedaviye örnektir. Fizik tedavi yöntemleri kan akışını hızlandırmaya ve ödemeyi azaltmaya yardımcı olur. Ayrıca doku onarımını hızlandırır.
- Protez Kullanımı: Protez kullanımı amputasyondan sonraki iyileşme döneminin bitiminde protez uyumu eğitiminin verilmesi ile başlar. Eğitimin ardından kişi protezini kullanmaya başladığında protezin bakımının yapılması ve geliştirilmesi protez ile ilgili tıbbi rehabilitasyona örnektir.
Pskilo Sosyal Rehabilitasyon
Pskilo sosyal rehabilitasyona aşağıdakiler dâhildir:
- Pskilo Sosyal Destek Grupları: Benzer travmayı yaşamış kişilerin bir araya gelerek deneyimlerini paylaştığı gruplardır. Bu gruplara katılan kişiler kendilerini yalnız hissetmezler ve duygusal destek alırlar.
- Mesleki Rehabilitasyon: Mesleki rehabilitasyon kişiye yeteneklerine uygun meslek alanında eğitim verilmesini kapsar. Kişinin amputasyondan önce sahip olduğu mesleki yeterliliklere göre yeni mesleki yeterlilikler kazanmasını sağlar.
Diyet Beslenme Eğitimi
Diyet beslenme eğitimi aşağıdakileri kapsar:
- Kişinin diyetle alması gereken besin öğeleri hakkında bilgilendirilmesi,
- Kişinin sağlıklı beslenerek bağışıklığını güçlendirmesi sağlanır,
- Kişinin metabolizmasının hızlandırılması,
- Kişinin kan şekerinin kontrol altında tutulması.
Anatomi ve Fizyolojide Değişikliklerin Öğretilmesi
Anatomi ve fizyolojide değişikliklerin öğretilmesiyle amputasyondan sonra vücutta meydana gelen değişiklikler hakkında kişi bilgilendirilir. Bunun yanı sıra rehabilitasyon sürecinde öğrenilmesi gereken yeni becerilerin kazanılması da eğitimin içeriği arasında yer alır.