Kalpte Sızı Şeklinde Ağrı

Kalpte sızı şeklinde ağrı genellikle kalp kasını besleyen koroner arterlerin daralması veya tıkanması sonucu oluşan göğüs ağrısının bir türüdür. Kalpte sızı olarak tanımlanan bu ağrıya anjina pektoris adı verilir. Koroner arterler, kalbi besleyen oksijen ve besin maddelerini taşıyan damarlardır. Koroner arterlerin daralması veya tıkanması sonucunda kalp kası yeterli kan ve oksijen alamaz. Bu da kalpte sızı şeklinde ağrıya yol açabilir.

Kalpte sızı şeklinde ağrının belirtileri arasında nefes darlığı, çarpıntı, terleme, baş dönmesi, mide bulantısı ve bayılma gibi semptomlar yer alır. Bu ağrıyı tetikleyen faktörler arasında stres, aşırı efor ve yoğun egzersiz, aşırı sıcak veya soğuk hava, kahve ve sigara tüketimi, ağır yemekler ve ani heyecanlı durumlar yer alır. Anjina pektoris adı verilen kalpte sızı şeklinde ağrının önlenmesi için sağlıklı beslenmek, stresten uzak durmak, düzenli egzersiz yapmak ve sigara içmemek önemlidir. Ancak bu ağrı ve belirtileriniz varsa mutlaka bir doktora başvurmalısınız.

Kalpte Sızı Nedir?

Kalpte sızı, anjina pektoris adı verilen bir göğüs ağrısı türüdür. Kalpte sızı hissedildiğinde dikkat edilmesi gereken nokta, sızının hafif olması ve birkaç dakikada kendiliğinden geçmesidir. Anjina pectoris, kalp kasını besleyen koroner arterlerin daralması veya tıkanması sonucu oluşan göğüs ağrısıdır.

Kalpte sızı oluştuğunda sık görülen diğer semptomlar arasında nefes darlığı, çarpıntı, terleme ve baş dönmesi bulunur. Bu ağrı genellikle ani başlayan ve kısa süreli olan bir ağrıdır. Ağrı, nefes darlığı, çarpıntı ve terleme gibi belirtilerle birlikte seyreder.

Kalpte sızı nedeni tespit edilmezse anjina pektoris ilerleyebilir ve kalp krizi riskini artırabilir.

Kalpte Sızı Türleri Nelerdir?

Kalpte sızı, anjina pektoris adı verilen göğüs ağrısının bir türüdür. Anjina pektoris göğüs ağrısının iki ana türü vardır:

  • Stabıl anjina: Egzersiz veya stres gibi fiziksel veya duygusal tetikleyicilere bağlı olarak ortaya çıkan anjinadır. Ağrı genellikle kısa süreli (5 dakikadan az) olup dinlenme veya ilaçlarla geçer.
  • Unstabil anjina: Dinleme veya istirahat esnasında da ortaya çıkabilen, daha şiddetli ve uzun süreli olan anjinadır. Kalp krizinin habercisi olabilir.

Sorunlu kalp kası nedeniyle bu iki tür anjina arasında bir ayrım yapılabilir:

  • Sorunlu kalp kası: Kalp kasının yeterince kanlanamaması, oksijen eksikliği veya hasar görmesi durumunda ortaya çıkar. Bu da anjina pektorisin bir türü olan stabıl veya unstabil anjina ile ilişkilidir.

Ayrıca prinsmetal anjina adı verilen nadir bir anjina türü de vardır:

  • Prinsmetal anjina: Koroner arterlerde geçici spazm nedeniyle oluşan anjinadır ve dinlenme halinde de meydana gelebilir.

Anjina pektoris, kadınlarda erkeklere göre daha az görülür. Kadınlarda görülen anjina pektoris genellikle erkeklere göre daha farklı bir şekilde seyreder. Örneğin kadınlarda stabıl anjina pektoris belirtileri erkeklere göre daha hafif olabilir, ancak hastalık daha ileri evrelerde teşhis edilebilir.

Kalpte Sızı Neden Olur?

Kalpte sızı, genel olarak koroner arterlerin daralması veya tıkanması ile oluşur. Bu durum, kalp kasının yeterince beslenememesine neden olur.

Koroner arter hastalığı

Koroner arter hastalığı, kalbe kan sağlayan koroner arterlerin daralması veya tıkanmasıdır. Bu durum kalbe oksijen ve besin maddelerinin yeterince ulaşamamasına neden olur. Koroner arter hastalığının yaygın nedenleri arasında ateroskleroz (damar sertliği), yüksek tansiyon, yüksek kolesterol, obezite ve sigara kullanımı bulunur.

Ateroskleroz, koroner arterlerde plak birikmesine neden olarak damarların daralmasına ve kan akışının azalmasına yol açar. Yüksek tansiyon, damar duvarlarına zarar vererek koroner arter hastalığını hızlandırabilir.

Damar sertleşmesi

Kardiyovasküler hastalıkların en yaygın şekli olan damar sertleşmesi (arterioskleroz), arterlerin sertleşip daralarak kan akışını etkilemesi durumudur. Damar sertleşmesinin temel nedenleri arasında yüksek kolesterol, yüksek tansiyon, sigara kullanımı ve diyabet bulunur.

Bunlar damar sertleşmesini hızlandıran inflamasyon (yangı), obezite ve hareketsiz yaşam tarzıdır. Damar sertleşmesinin belirtileri arasında göğüs ağrısı (anjina pektoris), nefes darlığı, yorgunluk ve kalp yetmezliği yer alır.

Kardiyomiyopati

Kardiyomiyopati, kalp kasının zayıflaması veya sertleşmesi nedeniyle kalbin pompa işlevinin bozulmasıdır. Kardiyomiyopati türleri; dilate kardiyomiyopati (kalp kasının genişlemesi), hipertrofik kardiyomiyopati (kalp kasının kalınlaşması), restriktif kardiyomiyopati (kalp kasının sertleşmesi) ve aritmojenik sağ ventrikül kardiyomiyopatisidir (kalbin sağ ventrikülünün yağ veya fibröz doku ile değiştirilmesi).

Kardiyomiyopatinin belirtileri arasında nefes darlığı, yorgunluk, ödem, çarpıntı ve göğüs ağrısı (anjina pektoris) bulunur.

Aşırı efor

Aşırı efor, vücudun normal sınırlarının üzerinde fiziksel aktivite yapılmasıdır. Aşırı efor kalbin iş yükünü artırarak oksijen talebini yükseltir.

Aşırı efor sonucu vücuttaki diğer organlar da etkilenebilir; örneğin kaslarda laktik asit birikmesi nedeniyle ağrı hissedilebilir. Aşırı efor aynı zamanda bağışıklık sistemini de zayıflatabilir.

Duygusal stres

Duygusal stres, kişinin psikolojik olarak baskı altında hissetmesi durumudur. Duygusal stresin nedenleri arasında iş kaybı gibi maddi kaygılar, trafik kazası gibi fiziksel tehditler veya sevgili kaybı gibi kişisel kayıplar yer alır.

Duygusal stresin kalbe etkisi ise hormon seviyelerindeki değişiklikler sayesinde gerçekleşir; bu değişiklikler kalbin iş yükünü artırır ve kan basıncını yükseltir.

Kafein kullanımı

Kafein kullanımı, kafein içeren yiyecek veya içeceklerin tüketilmesidir. Aşırı kafein kullanımı kişide çarpıntı, uykusuzluk, kaygı ve mide rahatsızlığına neden olabilir.

Kafein kullanımı vücutta su kaybına yol açarak dehidrasyona neden olur; bu da tansiyonun düşmesine yol açabilir.

Ağır yemekler

Ağır yemekler, yüksek yağ içeriği nedeniyle sindirim sistemini zorlayan yiyeceklerdir. Ağır yemeklerin tüketilmesi mide asidinin artmasına neden olarak mide yanmasına yol açabilir.

Ağır yemeklerin sindirilmesi vücudun oksijene olan ihtiyacını artırabilir; bu da kalbe daha fazla yük binmesine yol açar.

Sigara kullanımı

Sigara kullanımı, sigara içmenin oluşturduğu nikotin bağımlılığıdır. Sigara kullanımı kalbe zarar vererek koroner arter hastalığına yol açabilir.

Bunun yanı sıra sigara kullanımının vücuda diğer etkileri arasında bağışıklık sisteminin zayıflaması sayesinde enfeksiyonlara daha açık hale gelmesi bulunur.

Kalpte Sızı Belirtileri Nelerdir?

Kalpte sızı belirtileri, anjina pektoris adı verilen göğüs ağrısıyla birlikte ortaya çıkar. Bu belirtiler arasında nefes darlığı, çarpıntı, terleme ve baş dönmesi bulunur.

Nefes darlığı

Nefes darlığı, normal aktiviteler sırasında bile nefes almakta zorluk çekilmesi durumudur. Nefes darlığının yaygın nedenleri arasında astım, kronik obstrüktif akciğer hastalığı (KOAH), kalp yetmezliği ve pnömoni bulunur.

Nefes darlığı belirtileri arasında hırıltılı solunum sesi, hızlı nefes alma ve göğüste baskı hissi bulunur; tedavisi ise altta yatan nedene bağlıdır.

Çarpıntı

Çarpıntı, kalbin normal atışlarının hızlanmasıyla ortaya çıkan bir durumdur. Çarpıntının yaygın nedenleri arasında stres, aşırı kafein tüketimi, nikotin kullanımı ve tiroid problemleri bulunur.

Çarpıntı belirtileri arasında hızlı kalp atışı hissi, nefes darlığı ve baş dönlüğü bulunur; tedavisi ise altta yatan nedene bağlıdır.

Terleme

Terleme, vücudun ısısını düşürmek için ter bezlerinin sıvı salgılamasıdır. Terlemenin yaygın nedenleri arasında sıcak hava koşulları, fiziksel aktivite ve hormonal değişiklikler bulunur.

Terleme belirtileri arasında cildin nemli olması, ısı artışı ve yorgunluk hissi bulunur; tedavisi ise altta yatan nedene bağlıdır.

Baş dönmesi

Baş dönmesi, kişinin etrafındaki nesnelerin döndüğü hissiyatıdır. Baş dönmesinin yaygın nedenleri arasında düşük tansiyon, dehidrasyon ve kulak enfeksiyonları bulunur.

Baş dönmesi belirtileri arasında denge kaybı, mide bulantısı ve bayılma hissi bulunur; tedavisi ise altta yatan nedene bağlıdır.

Mide bulantısı

Mide bulantısı, mide asidinin artarak midenin üst kısmında baskı oluşturmasıdır. Mide bulantısının yaygın nedenleri arasında aşırı yemek yeme, mide enfeksiyonları ve migren bulunur.

Mide bulantısı belirtileri arasında bulantı hissi, kusma isteği ve karın ağrısı bulunur; tedavisi ise altta yatan nedene bağlıdır.

Bayılma

Bayılma (senkop), beynin yeterince oksijen almaması nedeniyle bilinç kaybıdır. Bayılmanın yaygın nedenleri arasında düşük tansiyon, aşırı sıcaklık veya düşük kan şekeri bulunur.

Bayılma belirtileri arasında baş dönmesi, mide bulantısı ve terleme bulunur; tedavisi ise altta yatan nedene bağlıdır.

Kardiyovasküler Hastalıklar Nelerdir?

Kardiyovasküler hastalıklar (KVH), kalbi ve kan damarlarını etkileyen rahatsızlıklardır. KVH’lerin en yaygın türleri arasında koroner arter hastalığı (kalbe giden kan damarlarının daralması), felç (beyne giden kan damarlarının daralması) ve hipertansiyon (yüksek tansiyon) bulunur.

Kardiyovasküler hastalıkların risk faktörleri arasında sigara içmek, yüksek tansiyon, yüksek kolesterol seviyeleri ve obezite bulunur; belirtileri ise göğüs ağrısı (anjina pektoris), nefes darlığı ve yorgunluk olabilir.

Kardiyak Noninvaziv Testler Nelerdir?

Kardiyak noninvaziv testler (invaziv olmayan testler), kardiyovasküler sistemin değerlendirilmesi amacıyla invaziv bir işlem gerektirmeden yapılan testlerdir. Bu testler sayesinde kalbin yapısal özellikleri görüntülenebilir veya elektriki aktivitesi izlenebilir.

  • Kardiyak noninvaziv test türleri:
    • Ekokardiyografi: Kalbin ultrasonografi ile incelenmesidir.
    • Ekokardiyografi efor testi: Egzersiz esnasında ekokardiyografi yapılmasıdır.
    • Sintigrafi: Kalbin atardamarlarının değerlendirilmesidir; radyoaktif maddeler kullanılır.
    • Elektrokardiyografi: Kalbin elektriksel aktivitesinin izlenmesidir; elektrotlar kullanılır.
  • Kardiyak noninvaziv testlerin avantajları:
    • -Invaziv olmayan yöntemlerdir;
    • -Hızlı sonuç verir;
    • -Ağrısızdır;
    • -İşlem sonrası iyileşme süresi yoktur; -Radyasyon riski yoktur; -Düşük maliyetlidir; -Hasta konforunu artırır; -Ateş düşüklüğü riski yoktur;
Scroll to Top