Öne Çıkanlar
– Yapısal bozukluklar doğuştan veya sonradan gelişebilir.
– Belirtiler arasında ağrı, hareket kısıtlılığı ve deformite yer alır.
– Tedavi seçenekleri cerrahi, fizik tedavi ve ortotik kullanımıdır.
Yapısal bozukluklar, vücudun normal anatomik yapısında meydana gelen değişikliklerdir. Bu bozukluklar, kas-iskelet sistemi hastalıkları olarak adlandırılan geniş bir kategori altında sınıflandırılabilir. Kas-iskelet sistemi hastalıkları; eklem, kas, tendon ve bağlarda meydana gelen yaralanmalar ya da iltihaplanmaları içeren bir terimdir. Bu tür hastalıklar, eklemlerde aşınma ve yıpranmaya bağlı dejenerasyon ya da romatizmal hastalıklardan kaynaklanan iltihaplanmaları kapsar. Bu bozukluklar, doğuştan olabileceği gibi sonradan yaşanan travmalar, aşırı kullanım veya dejeneratif süreçler sonucu da gelişebilir.
Yapısal Bozukluk Nedir?
Yapısal bozukluk, vücudun normal anatomik yapısından sapmalar olarak tanımlanabilir. Bu bozukluklar, kas, kemik, tendon veya bağ dokusunun normal yapısının değişmesi sonucu ortaya çıkar. Yapısal bozukluklar, doğuştan olabileceği gibi sonradan yaşanan travmalar, aşırı kullanım veya dejeneratif süreçler sonucu da gelişebilir. Örneğin, doğuştan gelen skolyoz, omurganın yana doğru eğilmesi sonucu oluşan bir yapısal bozukluktur. Benzer şekilde, yaşa bağlı olarak gelişen osteoartrit de eklem yapısının bozulmasıyla karakterize bir yapısal bozukluktur.
Yapısal Bozukluk Türleri
Yapısal bozukluklar, vücudun belirli bölgelerindeki yapıların normalden sapması veya deformasyonu olarak tanımlanabilir. Bu bozukluklar, çeşitli nedenlerle ortaya çıkabilir ve farklı türleri vardır. İşte yaygın yapısal bozukluk türlerinden bazıları:
1. Skolyoz
Skolyoz, omurganın yana doğru eğilmesiyle karakterize edilen bir yapısal bozukluktur. Bu durum omurga ve kaburgalar üzerinde baskı oluşturarak ağrıya ve hareket kısıtlılığına neden olabilir.
2. Düz Tabanlık (Pes Planus)
Düz tabanlık, ayak kemerinin düşmesi sonucu ayağın yere düz basması durumudur. Bu durum ayak bileği, diz ve bel bölgelerinde ağrıya neden olabilir.
3. Çarpık Ayak (Congenital Clubfoot)
Çarpık ayak, doğuştan gelen bir durum olup, ayak bileğinin içe dönmesiyle karakterizedir. Bu durum tedavi edilmediği takdirde çocukluk döneminde hareket kısıtlılığına neden olabilir.
4. Kalça Displazisi
Kalça displazisi, kalça ekleminde femur başının düzgün oturmaması sonucu oluşan bir durumdur. Bu durum bebeklik döneminde tedavi edilmezse ilerleyen yaşlarda kalça ağrısına ve osteoartrite yol açabilir.
5. Omuz Çıkığı
Omuz çıkığı, omuz ekleminin femur başının yuvasından çıkmasıdır. Bu durum omuzun normal hareketini bozarak ağrıya neden olabilir.
6. Epifiz Ayrılması (Slipped Capital Femoral Epiphysis)
Epifiz ayrılması, femur başının kalçanın üst kısmından ayrılmasıdır. Genellikle ergenlik döneminde görülür ve acil müdahale gerektirebilir.
7. Kifoz ve Lordoz
Kifoz ve lordoz, sırasıyla omurganın üst bölümünde aşırı kamburluk ve belde aşırı çukurlaşmadır. Bu durum omurganın doğal eğriliğini bozarak ağrıya neden olabilir.
8. Dupuytren Hastalığı (Dupuytren’s Contracture)
Dupuytren hastalığı, eldeki parmakların uzatma tendonlarını etkileyen ve parmakların özellikle işaret parmağının elin içine doğru bükülmesine neden olan bir durumdur.
9. Osgood-Schlatter Hastalığı (Osgood-Schlatter Disease)
Osgood-Schlatter hastalığı, diz kapağı ile kaval kemiği arasındaki tendon iltihabıdır. Genellikle ergenlik çağındaki sporcularda görülür ve dizi bükme ile sertleşir.
10. Trigger Finger (Tetkik Parmak)
Tetkik parmak, parmağın fleksör tendonlarının kalınlaşması sonucu parmağın takılarak hareket etmesidir. Cilt altında nodül benzeri bir yapı hissedilir ve bazen ağrılı olabilir.
Yapısal Bozukluk Belirtileri ve Nedenleri
Yapısal bozukluklar, vücudun belirli bölgelerindeki yapıların normalden sapması veya deformasyonu olarak tanımlanabilir. Bu tür bozukluklar çeşitli belirtiler gösterebilir ve farklı nedenlerle ortaya çıkabilir. İşte yaygın yapısal bozukluk belirtileri ve nedenleri:
Belirtiler:
-
Ağrı: Özellikle affected bölgedeki yapı değiştiği için çevre dokularda oluşan basınç veya iltihap sonucu ağrı meydana gelebilir.
-
Hareket Kısıtlılığı: Eklem bölgelerindeki yapısal değişiklikler hareketin kısıtlanmasına neden olabilir.
-
Deformite: Vücudun belirli bölgelerindeki şekil bozuklukları gözlemlenebilir.
-
Şişlik: Enflamasyona bağlı olarak affected bölgede şişlik oluşabilir.
-
Hassasiyet: affected bölgedeki dokuların hassaslaşması sonucu dokunulduğunda ağrı hissi oluşabilir.
-
Sertleşme: affected bölgede kas veya tendon sertleşmesi meydana gelebilir.
-
Fonksiyon Kaybı: affected bölgedeki yapısal değişiklikler nedeniyle o bölgenin normal fonksiyonu kaybolabilir.
-
Ağrılı Kramp: affected bölgedeki kasların aşırı çalışmasından dolayı ağrılı kramp oluşabilir.
-
Dengede Zorluk: affected bölgede denge fonksiyonunun etkilenmesi sonucu denge kaybı yaşanabilir.
-
Yorgunluk: affected bölgedeki kas veya tendonların aşırı çalışmasından dolayı yorgunluk hissi oluşabilir.
Nedenleri:
-
Genetik Faktörler: Bazı yapısal bozukluklar doğuştandır ve genetik yatkınlıkla ilişkilidir.
-
Aşırı Kullanım: Spor veya günlük aktivitelerde affected bölgenin aşırı kullanımı yıpranmaya ve yapısal değişikliklere neden olabilir.
-
Travma: Kazalar veya spor yaralanmaları affected bölgede ani bir travmaya neden olarak yapısal değişikliklere yol açabilir.
-
Yaşlanma: Yaş ilerledikçe eklem kıkırdağı gibi dokularda dejenerasyon meydana gelir.
-
İltihaplı Hastalıklar: Romatoid artrit gibi iltihaplı hastalıklar eklemlerde yapısal değişikliklere neden olabilir.
-
Obezite: Aşırı kilolu olmak eklemlere ekstra yük bindirerek yıpranmalarına sebep olabilir.
-
Beslenme Eksiklikleri: Özellikle kemik sağlığını etkileyen vitamin ve mineral eksiklikleri yapısal bozukluklara yol açabilir.
-
Hormonal Değişiklikler: Özellikle büyüme çağındaki çocuklarda hızlı büyümeye bağlı hormonal değişiklikler bazı yapısal bozukluklara neden olabilir.
-
Sinir Hasarı: Sinir hasarı sonucu affected bölgede meydana gelen kas zayıflığı yapısal bozukluklara yol açabilir.
-
Postür Problemleri: Doğru durmamak veya oturmamak zamanla iskelet yapısını bozabilir.
Yapısal Bozuklukların Tanısı
Yapısal bozuklukların tanısı genellikle tıbbi öykü alma, fizik muayene ve görüntüleme yöntemleri kullanılarak yapılır. İlk adım olarak hekim hastanın şikayetlerini dinler ve semptomların ne zaman başladığını, hangi aktivitelerin etkilendiğini ve herhangi bir travmanın yaşanıp yaşanmadığını sorgular. Ardından fizik muayene ile affected bölgenin görünümü, hareket açıklığı ve hassasiyet gibi özellikleri değerlendirilir.
Görüntüleme yöntemleri tanıda kritik rol oynar; röntgen filmleri kemik yapısını değerlendirmek için sıklıkla kullanılırken MRI taramaları yumuşak doku hasarını ortaya koyabilir ve CT taramaları karmaşık kemik yapılarını daha ayrıntılı incelemeye olanak tanır. Gerekirse ultrasonografi veya elektrodiagnostik testler de kullanılabilir. Örneğin ultrasonografi tendon iltihabını gösterirken elektromiyografi sinir hasarını ortaya koyar. Sonuç olarak bu yöntemler bir araya gelerek yapısal bozukluğun kesin tanısını koymada yardımcı olur.
Yapısal Bozuklukların Tedavisi
Yapısal bozuklukların tedavisi, bozukluğun türüne, ciddiyetine ve hastanın genel sağlık durumuna bağlı olarak değişir. Tedavi yaklaşımları genellikle konservatif yöntemlerden cerrahi müdahaleye kadar geniş bir yelpazeyi kapsar.
-
Fizik Tedavi: Fizik tedavi programları özel egzersizler ve teknikler içerebilir; bu sayede affected bölgedeki kas gücü artırılabilir, esneklik sağlanabilir ve hareket açıklığı geliştirilebilir.
-
İlaç Tedavisi: Ağrı yönetimi için nonsteroid antiinflamatuar ilaçlar (NSAID’ler) reçete edilebilir; bu ilaçlar aynı zamanda eklem iltihabını azaltmaya da yardımcı olabilir.
-
Enjeksiyonlar: Kortikosteroid enjeksiyonları affected eklemdeki iltihabı azaltmak için kullanılabilir; bu sayede ağrı kontrol altına alınır.
-
Ortotikler/Ateller: Ortopedik ateller veya destekleyici cihazlar affected bölgeye istirahat sağlar ve ağrıyı azaltır; bu aynı zamanda daha fazla hasarı önlemeye de yardımcı olur.
-
Yaşam Tarzı Değişiklikleri: Aşırı kilolu olan bireylerde kilo verme hedeflenebilir; bu sayede eklemlere binen yük azaltılarak osteoartrit gibi hastalıkların ilerlemesi engellenir.
-
Cerrahi Müdahale: Ciddi vakalarda cerrahi müdahale gerekebilir; örneğin omurgadaki ciddi deformitelerde düzeltici omurga cerrahisi uygulanabilir veya yıpranan eklem yüzeyinin değiştirilmesi için diz protezi ameliyatı yapılabilir.
-
Hyaluronik Asit Enjeksiyonları: Özellikle osteoartritte hyaluronik asit enjeksiyonları eklem sıvısını artırarak ağrıyı hafifletebilir.
-
Kendi Kendine Bakım: Buz uygulamaları, sıcak kompresler ve elastik bandajlar affected bölgedeki şişliği azaltmaya yardımcı olabilir; bu yöntemler aynı zamanda ağrıyı da hafifletebilir.
-
Alternatif Terapiler: Akupunktur gibi alternatif tedavi yöntemleri bazı bireylerde ağrı yönetiminde faydalı olabilir; bu yöntemler bireysel tercihlere bağlı olarak kullanılabilir.
-
Takip ve İzleme: Tedavi sürecinde düzenli takip randevuları önemlidir; bu sayede tedavi yanıtı değerlendirilebilir ve gerekirse tedavi planında değişiklikler yapılabilir.