Ağrılar Artık “İl” Oluyor: Hasta ve Hekimler İçin Rehber

Dünya Sağlık Örgütü (WHO), ağrıyı küresel bir sağlık sorunu olarak değerlendiriyor. Pandemi döneminin de etkisiyle ağrı hastalıkları giderek artan bir sorun haline geliyor. Ağrının tek başına bir hastalık olarak kabul edildiği ve uluslararası kılavuzlarda yer aldığı günümüzde ise ağrı yönetimi üzerine pek çok çalışma yapılıyor. Ağrıların tanımlanmasında kullanılan ölçeklerin Türkçe validasyon çalışmaları ise eksikliği hissedilen birçok alana ışık tutuyor. Tıp öğrencisi, hasta ve hekimlerin yararlanabileceği ‘Ağrı Kılavuzu’nun da aralarında bulunduğu kapsamlı bir rehber niteliğindeki kitabı hekimler için derleyen Prof. Dr. Engin Tür, kitabın hedeflerini anlattı.

Ağrı artık tek başına bir hastalık

Ağrının tanı ve tedavisinin oldukça zor olduğunu ifade eden Prof. Dr. Engin Tür, “Ağrı tanımı gereği öznel bir deneyim ve hem fiziksel hem de duygusal bir boyutu var. Bu nedenle değerlendirilmesi ve yönetimi oldukça güç. Ancak son yıllarda ağrının tek başına hastalık olarak kabul edildiği ve yönetimi üzerine çalışmalar yapıldığı biliniyor. Özellikle WHO tarafından yapılan çalışmalarda ağrının geniş kitleleri etkileyen küresel bir sağlık sorunu olduğu vurgulanıyor. Ülkemizde de pandemi sonrası ağrı hastalıklarının sıklığında artış gözlemleniyor. Hekimler olarak bu konudaki eksiklikleri gidermeye yönelik çaba içinde olmamız gerekiyor. Bu kitap da ülkemizdeki önemli bir eksikliği giderme amacı taşıyor” dedi.

Rehber niteliğindeki kitapla ne amaçladık?

Prof. Dr. Engin Tür, hekimler için ağrı yönetimi üzerine kapsamlı bir rehber niteliğinde olan kitabın içerik ve kapsamıyla ilgili şu bilgileri aktardı:

  • Ağrının tek başına bir hastalık olarak kabul edildiği günümüzde, tıp öğrencileri ile genel ve özel eğitim almış hekimlerin ağrı yönetimi konusunda kapsamlı bir şekilde bilgi sahibi olmalarını sağlamak amacıyla böyle bir kitaba ihtiyaç vardı.
  • Bu kitabın hekimler için bir başvuru kaynağı olmasını, özellikle ağrı yönetimi üzerine çalışan hekimlerin ve yan dallardaki uzmanların yararlanabileceği bir kaynak oluşturmasını hedefledik.
  • Hekimlerin ağrı yönetimi konusunda bilgi sahibi olmaları, hastaların daha iyi tedavi almasını sağlayacak ve dolayısıyla toplumda ağrıya bağlı iş gücü kaybının azalmasına katkıda bulunacaktır.
  • Psikolog, fizyoterapist, hemşire ve hasta eğitimcilerinden oluşan geniş bir yazar kadrosuyla hazırlanan bu kitap, Ağrı Çalışma Grubumuzun 4 yıllık emeklerinin ürünü.
  • İlk bölümde ağrının fizyolojisi ve psikolojisi detaylı şekilde ele alındı. İkinci bölümde ise ağrının değerlendirilmesi, özellikle ağrının öznel bir deneyim olması nedeniyle psikolojik testler ve ağrı ölçekleri üzerinde duruldu.
  • Kitabın son bölümünde ise ağrıda eğitim ve araştırma konularına yer verildi. Bu bölümde, Türkçe validasyon çalışmaları ile ilgili yöntemler ve araştırma önerileri sunuldu” şeklinde konuştu.

Tam metin yayınımız var mı?

Prof. Dr. Engin Tür, kitabın tam metninin yayını hakkında şu bilgileri verdi:

  • Kitabın tam metni şu anda yayın aşamasında. Bu süreç tamamlandığında kitabın dijital versiyonu da okuyucularla buluşacak.
  • Kitap, hekimler için bir başvuru kaynağı olarak tasarlandığı için tıbbi terimlerin özenle seçilmesine dikkat edildi.
  • Tıp öğrencileri için de yol gösterici olması amacıyla bazı bölümlerde temel kavramlara ve tanımlara yer verildi” diye konuştu.

Ağrı kılavuzu nasıl kullanılmalı?

Prof. Dr. Engin Tür, kitabın kullanımıyla ilgili şu önerilerde bulundu:

  • Ağrı Kılavuzu’nu kullanırken öncelikle kitabın içindeki kavramların tanımlarına dikkat edilmesi önemli. Her bölümde yer alan terminolojinin kitaba özgü olduğunu unutmamak gerekiyor.
  • Hekimlerin veya tıp öğrencilerinin konuya ne kadar hâkim olurlarsa olsunlar, bazen farklı kaynaklardan edindikleri bilgilerin birbirleriyle çeliştiğini görebiliyorlar. Bu durum çoğunlukla yazarların kullandıkları terminolojiden kaynaklanıyor. Dolayısıyla Ağrı Kılavuzu’nda geçen kavramları esas almak, diğer kaynaklardan gelen bilgilerin tıpa tıp uymasını beklemek daha doğru olacaktır.
  • Kitapta yer alan tedavi yöntemlerinin, hekimler tarafından uygulanabilir olması hedeflendi ancak her tedavi yönteminin her hekim tarafından uygulanabilir olmayabileceği de unutulmamalı. Örneğin bazı invaziv teknikler sadece anestezi ve reanimasyon uzmanları veya cerrahlar tarafından uygulanabilirken, bazı farmakolojik tedaviler de sadece belirli branş hekimleri tarafından reçete edilebilir. Dolayısıyla bu tedavi yöntemlerinin hekimler tarafından uygulanabilir olduğuna itimat edilse de her hekimin kendi branşının kabul ettiği sınırlar içinde hareket etmesi önem taşıyor” şeklinde konuştu.

    Kitabın hedef kitlesi kimlerdir?

    Prof. Dr. Engin Tür, kitabın hedef kitlesi hakkında şu bilgileri paylaştı:

    • Kitabın hedef kitlesi, özellikle ağrı yönetimi üzerine çalışan hekimler ve ağrı konusuyla ilgilenen tüm branşlardan tıp öğrencileri ile hekimlerdir.
    • Ağrının tanımı gereği öznel olması ve her hekimin kendi deneyimine dayanarak değerlendirmesi gereken bu sorunun, farklı branşlardan gelen hekimlerin ortaklaşa çalışmasıyla hazırlanmış olması önemli bir değer taşıyor.
    • Bu çalışma sayesinde hekimlerin farklı bakış açılarıyla ele aldıkları ağrı konusundaki değerlendirmelerinin birleşimiyle oluşturulan ortak bir görüşe sahip olunmuş oldu” şeklinde sözlerini tamamladı.
Scroll to Top